Muhtemelen bu soruyu kime sorduğunuza bağlıdır. Bazı sağlık kurumları test edilen rujlardaki kurşun seviyelerinin sağlık risklerine neden olabilecek kadar yüksek olmadığını ve bağımsız araştırmacılar, en düşük kurşun maruziyetini oranın her şeye bağlanabileceğini ileri sürüyor. Rujdaki kurşun ve diğer ağır metallerin kansere neden olduğu söylentileri bile var.
Kurşun, doğal olarak toprakta bulunan bir maden olup, boru ve pillerden yapı malzemelerine kadar ve pigmentasyon yapan her şeyde kullanılır. 2009 yılında, kurşunla ilgili ilk bulguları yayınlanan bir araştırmada, bilim insanları rujda kurşun bulduklarında, testlerini 400 ruj içermek üzere genişlettiler. Aralık 2011’de açıklanan bu genişlemiş testlerin sonuçları, test edilen rujların % 100’ünde kurşun bulunduğunu, ancak seviyelerin çok düşük olduğunu ve sağlık riski taşımadıklarını gösterdi.
Rujdaki Kurşun Risk Sınırı Nedir ve Ne Yapabilirsiniz?
Tam olarak tarafsız bir kaynak olmadığı düşünülen FDA tarafından test edilen rujlarda ortalama kurşun konsantrasyonu milyonda 1.11 ppm (ppm) idi ve konsantrasyonlar 0.026 ppm-7.19 ppm arasında değişiyor. FDA’nın kozmetikteki kurşun seviyeleri için önerilen maksimum eşiği 20 ppm’dir, bu nispeten çok düşüktür. Örneğin, tozlu bir ev, yüzlerce parça kurşun seviyesine sahip olabilir. Yine de eleştirmenler bulguların hala sorunlu olduğunu iddia ediyor.
Rujdaki kimyasalların çok masum olmadığı bir gerçek olarak düşünülürse yapabileceğiniz şeyler vardır. Ruj sürmeyi bırakamayanlar için gümüş bir astar var. Kurşun cilt bariyerini kolayca geçmez ve emilimini kolaylaştırmaz. Hâlâ endişeleriniz varsa, pigmentlerinde en düşük kurşun seviyesine sahip olanları bulmak için ruj araştırmalarına başlayabilirsiniz.